Ölüm Anında Yaşananlar
Hiçbirimiz ölümün bize ne zaman geleceğini bilemeyiz. Bilseydik bu çok zor ve daha acı olurdu.
Hiçbirimiz ölümün bize ne zaman geleceğini bilemeyiz. Bilseydik bu çok zor ve daha acı olurdu. Ölüme hazır olan, yaşarken onu aklından çıkarmayıp hesaba katandır. İnsanların çoğu "ölüm hak... Komşuya" anlayışından ayrılamazlar. Bu hazırlığı hep ertelerler. Bazı peygamberler ölüm meleğine sormuşlar senin hiç Elçin yok mu? Önceden onu göndersen de insanlar ölüme karşı hazırlansalar. Melek cevap vermiş; Vallahi çok elçilerim var illetler, hastalıklar ihtiyarlık, gözün görmez, kulağın işitmez olması hep benim elçilerimdirler. Bunlar birisinde bulunup da ölümü hatırlamazsa, ruhunu aldığımda ona şöyle seslenirim sana elçi üstüne elçi, uyarıcı üstüne uyarıcı göndermedim mi? İşte ben o elçiyim ki benden sonra elçi gelmeyecektir ve benden sonra seni uyaranda olmayacaktır. İmam Kurtubi (sonsuz cennet üzerine).
Mü'minin ruhu vücudundan çıkarken Allah'a hamd eder.
Hz Muhammed.
"Mü'min kulumun ruhunu aldığımda bana hamd etmesi benim katımda büyük hayırlar kadar yüksektir. Hz Muhammed Kudüs'e hadis 54
Hakkın mü'min kulları yani inanıp emirlerine uygun yaşamaya çalıştıkları rablerini o anda rahmetiyle karşılarında bulacaklardır. İnandıkları ve ona hazırlık yaparak yaşadıkları ahireti, cennet esintileri halinde karşılarında bulacaklardır. Melekleri sıcak bir arkadaş ve teselli edici olarak karşılarında bulacaklardır. Kısacası ölümün bir yokluk ve hiçlik başlangıcı değil! Hayat görevinden bir terhis ve cennet saraylarına açılan bir kapı olduğuna inanmış olan şey, bir aruz düğün gecesi demişlerdir. Ölüm onları o şekilde karşılayacaktır. Kafirlerde kendi amelleri cinsinden korkunç yapılı meleklerle karşılaşırlar son anda açılan gözleriyle gidecekleri yeri izlerler ki bu manzara onların içini korkuyla, endişeyle doldurur. Naziyat Suresi'nin 1 ayetinin de buna işaret vardır. Onların ruhu su dolu büyük bir kovanın derin bir kuyudan çıkarılması gibi ağır ağır ve yine onların ruhu diken üzerine atılmış ipekli bir kumaşın alınması gibi parçalanana, parçalana kabz edilecektir. Onlar bin bir çeşit ızdırabı ruhlarında yaşayacak ve kapkaranlık bir ruhla bu dünyadan göçüp gideceklerdir. Kafirlerin bu son durumlarını Kur'an şöyle dile getirir; Görseydin o inkar edenleri, melekler onların canlarını alırken yüzlerine ve arkalarına vuruyorlar, haydi kavurucu azabı tadın! Diyorlardı. Enfal 50
Bunun bir manası şudur;
O anda kafirlerin maruz kaldığı azabı tasavvur dahi edemezsin. Öyle şiddetli ve öyle ızdırap vericidir ki.48
Huzura Eren nefis, Allah'ı memnun etmiş ve Allah tarafından memnun edilmiş olarak Rabbine dön! İyi kullarım arasına gir! Cennetime gir!
Fecir 27 - 30 Açıklaması; Melekler mümini ölürken kabirlerinden kalkarken ve kıyamette bu şekilde müjdelerler. 53 Burada bir incelik vardır. Kişi ister inkarcı, İster mü'min olsun fark etmez. Ruhun, ayak parmak uçlarından itibaren toparlanmaya başlamasıyla beraber belli bir acı çeker, bu acı mü'min için daha önce de sözü edildiği üzere son günah kırıntılarının temizlenmesi ve alnı temiz olarak Rabbine kavuşabilmesi içindir.
"Sana Mü'min kişinin belirtisini söyleyeyim mi? Ölüm geldiğinde dudaklarında onun tebessüm vardır. Muhammed İkbal."
Ani ölüm, mü'min için bir rahatlık, günahkâr için ise acınası bir durumdur. Hazreti Muhammed 70
Ama şu bir gerçek ki " Her canlı ölümü tadacaktır" (Al-i İmran,185)
Kısacası "NASIL YAŞARSAK ÖYLE ÖLÜRÜZ."
0 Yorum